second [uk] - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

second [uk]



Bedeutungen von dem Begriff "second [uk]" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Education
second [uk] n. ikincilik (onur derecesi)
second [uk] n. (bazı ingiliz üniversitelerinde) şeref öğrencisi
Military
second [uk] v. (subayı) geçici olarak alay dışı göreve atamak
second [uk] v. (personeli) başka birliğe ödünç vermek

Bedeutungen, die der Begriff "second [uk]" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 26 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
second story [uk] n. girişin üstündeki ikinci kat
Idioms
a second/another bite at the cherry) [uk] n. fırsat
a second/another bite at the cherry) [uk] n. girişim
a second/another bite at the cherry) [uk] n. teşebbüs
a second/another bite at the cherry) [uk] n. ikinci bir şans/girişim
a second/another bite of the cherry) [uk] n. fırsat
a second/another bite of the cherry) [uk] n. girişim
a second/another bite of the cherry) [uk] n. teşebbüs
a second/another bite of the cherry) [uk] n. ikinci bir şans/girişim
a second bite of the cherry [uk] n. ikinci bir şans
be a poor second [uk] v. açık ara ikinci olmak
be a poor second [uk] v. çok büyük bir farkla ikinci olmak
be a poor second [uk] v. birinciyle/kazananla arasında çok fark olmak
be a poor second [uk] v. yarışı kazananın epey gerisinde/arkasında bitirmek
come a poor second [uk] v. açık ara ikinci olmak
come a poor second [uk] v. çok büyük bir farkla ikinci olmak
come a poor second [uk] v. birinciyle/kazananla arasında çok fark olmak
come a poor second [uk] v. yarışı kazananın epey gerisinde/arkasında bitirmek
be a poor second [uk] v. (birinci ile arasında) açık ara ikinci olmak/gelmek
be a poor second [uk] v. (birinci ile arasında) çok büyük bir farkla ikinci gelmek
be a poor second [uk] v. önde bitirenle arasında çok fark olmak
be a poor second [uk] v. yarışı önde bitirenin epey gerisinde/arkasında bitirmek
come a poor second [uk] v. (birinci ile arasında) açık ara ikinci olmak/gelmek
come a poor second [uk] v. (birinci ile arasında) çok büyük bir farkla ikinci gelmek
come a poor second [uk] v. önde bitirenle arasında çok fark olmak
come a poor second [uk] v. yarışı önde bitirenin epey gerisinde/arkasında bitirmek